Diyalog 1
Alper: Günaydın Cem, n’aber?
Cem: İyilik, senden?
Alper: Gelecek hafta sonu İstanbul’a gidiyoruz, sen de gelsene.
Cem: Nereden çıktı?
Alper: Fenerbahçe’nin Euroleague final maçına gidiyoruz.
Cem: Ne gün? Haftaya pazar ben Antalya’ya gidiyorum.
Alper: Merak etme, maç cumartesi günü. Uçakla gideceğiz, maçtan sonra gece döneceğiz.
Cem: Tamam, o zaman olur. Biletleri aldınız mı?
Alper: Biletler bugün satışa çıkıyor, saat 11:00’de.
Cem: Maç biletlerini aldıktan sonra uçak biletlerini alalım.
Alper: Uçak biletlerini Çağrı alacak.
Cem: Tamam, sonra görüşürüz!
Alper: Görüşmek üzere!
Diyalog 2
Onur, apartman yöneticisi Fuat Bey’e şikayetlerini iletiyor.
Onur: Merhaba, Fuat Bey!
Fuat: Buyurun Onur Bey, size nasıl yardımcı olabilirim?
Onur: Fazla vaktinizi almayacağım. 5-A’da oturan Sağlam ailesiyle ilgili birkaç şikayetimiz var, onları bildirmek istiyorum.
Fuat: Buyurun?
Onur: Sağlam ailesi bizim üst katımızda oturuyor, gece geç saatlere kadar yüksek sesle müzik dinliyorlar, çocuklar evin içinde top oynuyor, uyuyamıyoruz.
Fuat: Anlıyorum, daha önce uyarıda bulundunuz mu?
Onur: Evet, hem ben hem de eşim uyarı yaptık. Çocuklarla konuşup gürültüye bir son vereceklerini söylediler ancak değişen bir şey olmadı.
Fuat: Peki, sorun sadece gürültü mü?
Onur: Hayır Fuat bey, maalesef balkondan aşağıya döktükleri toz, çöp, su vs. hep bizim balkona iniyor. Bu komşularımız yüzünden her gün balkonumuzu yıkıyoruz.
Fuat: Anlıyorum. Ben kendileriyle görüşürüm. Apartman kurallarını hatırlatırım.
Onur: Çok memnun oluruz Fuat Bey. Teşekkür ederim.
Fuat: Rica ederim, önce sözlü olarak uyaracağım, sorunlar devam ederse yazılı uyarıda bulunuruz.
Onur: Tekrar teşekkürler, iyi günler!
Fuat: İyi günler Onur Bey!